
Geçmiş günlerden bir çay masası. Ocak ayında kardeşim Ankara’dan bizi ziyarete geldi. Bu vesileyle güzel bir çay sofrası hazırladım. Uzun zamandır kullanmak için bahane aradığım zeytin desenli masa örtümü seçerek rengarenk bir sofra hazırladım. (Battaniyeyi Floransa gezimizde almıştım.) Blog takipçileri bilirler genelde sade, sade, az renkli şeyleri tercih ederim ama ben bu battaniyeyi çok aldım, kış günü olmasına rağmen evi renklendirmek için kullandım.

Menümüzü Floransa’dan aldığım çaydanlık şeklindeki tahtada görebilirsiniz. Masamız mis kokulu nergislerle süslenmişti ve arka planda yılbaşından sonra (sevdiğim gibi) indirmediğim yılbaşı süsleri görülüyor.

Tuzlu kısmında ise daha önce tariflerini paylaştığım mercimekli köfte (ben mercan mercimeği ile yaptım), yoğurtlu-fındıklı kabak salatası, (ben sadece kabak ile yaptım), güneşte kurutulmuş domates kiş, muzlu peynir-kiş vardı. fotoğraflanmamış zeytin ve pırasa topları ve zeytinyağı ile doldurulmuş yapraklar.

Tatlı kısmında ise bir süredir sıradaki tarif olarak gördüğünüz elmalı rulolar, kahveli ve tahıllı kurabiyeler vardı.
Kahveli çıtır kurabiyeler ilerleyen günlerde farklı bir görünümle yeniden yapıldı ve önümüzdeki günlerde sayfamda olacak.

Menü için 2 yeni tatlı tarifine ek olarak, mevcut tariflerin farklılaştırılmış versiyonu diyebileceğimiz bu cupcakeleri hazırladım. Hamuru baklava hamuru ile yaptım. İç harcı için daha önce yazdığım Sarıyer böreği için hazırladığım harcı kullandım ve daha önce yazdığım kup böreği ile aynı şekilde hazırladım. Afiyet olsun…
